Değişen ve gelişen dünyada gelişmelere ayak uydurabilen, çağın beklentilerine cevap verebilen, araştıran, sorgulayan ve özgüven duygusu gelişmiş bireyler yetiştirmek ancak eğitimle mümkündür. Yaşam boyu süren öğrenme yolculuğunun ve tüm bu öğrenme süreçlerinin ve eğitimlerinin en önemli mekânı da eğitim kurumlarıdır yani okullardır.
Okullar, her ne kadar akademik öğrenmelerin asıl hedef olarak konulduğu bir yaşam alanı olsa da onu var eden öğretmen, öğrenci ve veliler olmadan düşünülemez. Okulun taşıdığı değer ve anlam ifade ettiği kavramsal tanımından çok daha büyüktür. Okulları okul yapan, bir yandan kapsayıcı ve çevreleyici okul binası, bahçesi, sosyal, sanat-spor alanları ve sınıfları gibi kendi fiziksel alanları iken, tek başına bir şey ifade etmeyen bu fiziki çevreyi canlı, işler ve işlevsel kılan da öğrencilerin ve öğretmenlerin varlığıdır.
Öğretmenlerle öğrencilerin bir arada yarattıkları sinerji, aralarında kurdukları mistik bağ ve dinamik ilişki aslında bir okul çatısı altında kuşaklar arası bir alışverişi simgeler. Okulları da aslında dünden alıp bugüne, bugünden alıp geleceğe taşıyan bu alışverişin gerçek sahipleri olan öğrencileri ve öğretmenleridir.
İşte Terakki, ülkemizde bu gerçek eğitim sahnesinin yaratıcıları olan öğrenci ve öğretmenlerinin sayesinde dünden bugüne “iyi okul” geleneğini en iyi şekilde temsil eden kurumlardan birisidir. Son yıllarda dünyayı etkisi altına alan pandemi gölgesinde bile bu hedeflerinden ve ilkelerinden vazgeçmeden, 140’ı yılı aşan kurum kültürünün, birikimi ve deneyimleri sayesinde eğitimini üstlendiği çocuk ve gençleri geleceğin çok da bilinmeyen dünyasına hazırlamaya devam ediyor.
Neredeyse son çeyrek asrına tanıklık ettiğim Terakki, kurucularının çizdiği yolda belirlediği ilkelerden bugün de ayrılmadan ileriye dönük yüzüyle, ortaya koyduğu vizyon ve misyonuyla yolculuğuna daha bir inanarak devam ediyor. Terakki, veli yapısı ile küçük bir Türkiye mozaiğine benzetilebilir, yıllar içerisinde iç ve dış paydaşlarına yönelik gerçekleştirdiği özdenetim ölçümleriyle Terakki 140 yılı aşan geçmişinin yarattığı güven duygusunu veliler gözünde bir tercih edilme gerekçesine dönüştürmüştür. Yıllar içerisinde kendi koyduğu değerlere ve ilkelere bağlılığıyla, elde ettiği başarılarla da bir markaya dönüşmüştür.
Bir okulun önemli artılarından biri de velisi ile doğru zeminde ve doğru zamanda kurulan iletişim ve işbirliği becerisidir. Bugüne değin öğrenciyi merkeze alan ve uyguladığı eğitim programlarıyla geçmişten bugüne mezun ettiği on binlerce öğrencisiyle, iki yerleşkesindeki 600’e yakın öğretmen, yönetici, uzman ve destek birimleriyle ve onları bir arada tutan ve halen eğitimine devam eden 3500’e yakın öğrencisi ve ailesiyle büyük bir aile gibidir. Terakki’nin, sınırlarını ve sorumluluklarını bilerek velileriyle gerçekleştirdiği bilgi paylaşımları öğrencilerinin başarısını artırmakta ve kuruma duyulan güven ortamını pekiştirmektedir. Gerektiği kadar açık ve şeffaf bir eğitim kurumu olarak sorumluluklarının eşit paylaşımını da önemsemekte ve gerektiği ölçülerde yerine getirmektedir.
“Terakki” Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre “İlerleme, yükselme, gelişme” anlamlarına karşılık geliyor. İşte burada Terakki’nin öğrencisine kazandırmak istediği ileriye dönük gelişim ve değişim ruhunu yıllar içerisinde kendi kurumsal yapısında da gerçekleştirdiğini ve rol model olduğunu söylemek mümkün. Terakki’de geri bildirim almaya ve vermeye alışkın bir kültür vardır, tüm geri bildirimlerin, eleştirilerin yapıcı ve sorun çözmeye odaklı olması beklenir. Cumhuriyetin “fikri hür vicdanı hür” nesiller yetiştirme ilkesine bağlılığıyla, akademik, sosyal, sportif ve kültürel alanlarda elde ettiği başarılarıyla, yarattığı güven duygusuyla, günümüz gerçeklerini iyi analiz etmesiyle, ileriye dönük gelişimi ve dönüşümü gerçekleştirebilmek için güçlü akademik kadrosuyla ve güçlü destek birimlerine sahip olmayı önemsemesiyle diğer eğitim kurumları için de önemli bir rol modeldir Terakki.
Terakki; çınar ağacının kökleri gibi sağlam, dalları gibi güçlü, yaprakları gibi canlı. Cumhuriyetin kuruluşu öncesinden bugüne sert rüzgârlara ve zorlu koşullara dayanmayı bilmiş, gücünü ve kuvvetini ilkelerinin ve hedeflerinin gücü ile birleştirmiş bir eğitim kurumu. Terakki, eğitimini üstlendiği çocukları ve gençleri yetiştirirken de onlarda görmek istediği özgüveni ve adalet duygusu yüksek, fiziksel ve ruhsal dayanıklılık becerileri gelişmiş olma halini kurum olarak kendi geçmişi, bilgi ve birikiminin süzgecinden geçirmiş, özümsemiş ve deneyimlemiş bir eğitim kurumudur. Buna benzer pek çok değeri çalışanlarına da yansıtarak kendi içinde bir iç tutarlılık sergilediğini de söylemeliyim.
Evlerin okula, velilerin de öğretmene dönüştüğü zorlu salgın döneminde okul öncesi öğrencileri tüm Türkiye’de olduğu gibi bu dönemin en şanslıları oldular, çünkü neredeyse hemen her gün okula geldiler ve arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle birlikte olabildiler. Bu süreçte, öğrencilerimizin yaşlarının küçük olması nedeni ile evdeki yönetimin ve takibin ebeveynler tarafından yapılması kaçınılmaz olmuştur. Bu Terakki için değil tüm okul öncesi eğitim kurumlarının ve bu yaşta çocuğu olan ebeveynlerin de ortak sorunu haline gelmiştir. İleri sınıf düzeylerinde ise ebeveynler daha çok izleyen ve kontrol eden rollerine büründüler.
Hayatta kalma ve sağlıklı olma ile başarılı olmanın, yön ve yer değiştirdiği, bireysel performansların güç koşullarda nasıl ortaya çıktığının, analiz ve değerlendirmelerin daha çok gözleme dayandırıldığı, elde edilen ölçümlerin verilerinin işimizi nasıl daha iyi nasıl yaparız arayışına ittiği bir zaman dilimini yaşıyoruz. Bu salgın döneminde kara tahtanın önünde ders işlemenin zevkini daha iyi kavrasak da günümüz teknolojileri sayesinde “aynı zamanda ama farklı mekânlarda” var olmak, öğretim yapmayı başarmak zor olmadı öğretmenlerimiz için elbette. Ancak, eğitimde teknoloji kullanımının gereklilik haline geldiği bu dönemde zorlayıcı olanın psikolojik ve eğitimsel önemde olan iletişim olanaklarının, temasın, dokunmanın, göz göze gelmenin mümkün olamayışıydı.
Programlarımız da tesadüfü bilgilerle değil yetkin öğretmenlerimiz, alanında uzman eğitim kadromuz, danışman akademisyenlerimiz ve Psikolojik Danışma ve Rehberlik (PDR) uzmanlarımızın görüş ve önerileri doğrultusunda şekillenmiştir. Programda yer verilen tüm içerikler de öğretmen kadromuz tarafından uzayan mesai saatleri içinde titiz çalışmalar sonucu derlenmekte ve hazırlanmaktadır. Öğretim süreçlerimizi, derslerimizi, sosyal etkinliklerimizi ve kulüp çalışmalarımızı senkron ve asenkron olarak planlayarak, öğretmenlerimizin teknolojik araçları kullanımlarını yaptığımız eğitimlerle zenginleştirerek ve çeşitlendirerek, öğrencilerimizi Zoom ya da webinarlarla farklı alanlarda uzmanlarla buluşturarak daraltılmış etki alanımızı genişletmeyi başardığımızı düşünüyorum.
Sürekli gelişme ve sürekli iyileştirme anlayışını değişimin mottosu olarak ele alan Terakki, hibrit eğitimi daha iyi nasıl yapılabilir diye araştıran bir yönetim anlayışıyla dünyada eğitim amaçlı kullanılan gelişmiş tüm Web 2.0 araçlarını [Google Classroom, Canva, Padlet, Wordwall, LearningApps, Kahoot, Animoto, Coggle, WordArt, FlipGrid, Google Forms, Mentimeter, Nearpod, Plickers, Quizlet, Socrative, Vocaroo, H5P, Genially, Weebly, Prezi, Powtoon, Sutori, Wizer.me, Google Drive, Edpuzzle, Mindmaster, Sharesafe.tv, Vimeo vb.] öğretim süreçlerine dahil ederek bugüne uyumlanmayı geleceğe odaklanmayı sürdürüyor.
Okulun taşıdığı değer ve anlam ifade ettiği kavramsal tanımından çok daha büyüktür. Ülkemizde ve dünyada bilim insanları uzaktan öğretimin yüz yüze öğretimin yerini tutamayacağını ancak eğitim eksikliklerinin belirli ölçülerde giderilebileceğine değiniyorlar. Terakki’de belirli sınıf seviyelerinde gerçekleşen yüz yüze eğitim ve sonrasında gerçekleştirilen uzaktan eğitim aşamasında öğrencilerin derslere katılım oranının çok yüksek olduğu bir eğitim kurumu oldu. Yaklaşık öğrencilerinin %90-95’inin derslere katılımını yüksek bir oran olarak kabul etmek gerekiyor.
Ayrıca geçen yıl yüz yüze eğitim döneminde yapılan ilk yazılı sınavlar bu yıl çevrim içi yapılan öğretimden sonra yüz yüze gerçekleştirilen ilk dönem sınavlarında tekrar edildiğinde görüldü ki istatistiksel açıdan anlamlı fark bulunamadı. Böyle de olur denemez ama eğitsel mekanlarda aynı ciddiyet ve başarıyla aktarmak mümkün görünüyor. Ama biliyoruz ki okul tüm bu tabloların/istatistiklerin/sayıların toplamından fazlasıdır ve okulun taşıdığı değer ve anlam, ifade ettiği kavramsal tanımından daha büyüktür.
Öğrencilerin aşırı ekran sürelerine maruz kalmalarının onlarda stres, kaygı ve yorgunluk yarattığını araştırmalar ortaya koymaktadır. Öğrencilerinin bireysel ihtiyaçları ve ruh sağlıklarının korunabilmesi Türkiye’nin en eski PDR hizmetlerine sahip bir eğitim kurumu olarak Terakki’nin öncelikleri arasında yer alıyor. Uzaktan eğitimde ders programlarında yerleştirdiği rehberlik saatleriyle ve sıklıkla gerçekleştirilen bireysel görüşmeler yoluyla ihtiyaç duyulan sosyal ve duygusal destek öncelikli olarak verilmektedir.
Varsayımlarla bugünden yarını değerlendirebilmemiz mümkün olmamakla beraber, bilim insanlarının yol göstericiliğine uymak ve planlamalarını bilimsel verilerin ve gerekliliklerin yerine getirilmesi Terakki’nin temel felsefesini oluşturmaktadır. Tüm bunlara rağmen yenidünyada da eğitimin yüz yüze olacağına ilişkin inanç da umut da yüksektir. Terakkili olarak her koşula uyum yeteneğinin geçmişten bugüne, bugünden geleceğe bizi taşıyacağını biliyoruz.
Alpaslan Dartan
Müdür Yardımcısı
Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki Lisesi